Ben Mustafa Aslan. Üç sene evvel trt de dizi seyrederken ürpererek yerimden fırladım. Seyrettiğim filimde tıpkı 15 temmuz darbe girişimini yapanların eylem ve sözlerine benzer sahneyi görünce, uzun süre üzerimdeki şoku atamadım.....
Uzun zaman bekledim. Yetkililer bu yanlıştan cayar diye. Vazgeçmek bir yana her sene oynattılar ve aynı diziyi insanlara temiz ve doğru islamı anlatmak için kurulmuş diyanet işleri başkanlığı diyanettv de yayınlayınca anladım ki kimse bu yanlışı düzeltmeyecek. Filmini yapıp youtube ta yayınlamaya karar verdim. Çünkü başka yapabileceğim bir seçenek kalmamıştı. Buna benzer bazı durumlarda CİMER'e baş vurmuş ve kötü tecrübe sahibi olmuştum. Yani yayınlamak en iyi çözümdü. Bu sebebten yayınlıyorum. Kimse ile bir ala verem yoktur. Derdim dinimin şiarlarının korunması ve bir inanan müslüman olarak inancıma saygı duyulmasıdır. İnancımla dalga geçmek kimsenin ve bir kurumun işi ve haddi değildir. Cumhurbaşkanlığından talebim odur ki: bu durumda gösteriyorki filim şirketleri ve yayıncıları islam değerlerine saygılı değiller. İş bu sebebten Cumhurbaşkanlığı teklifi ile yada TBMM kendi inisiyatifi ile kanun çıkararak veya başka bir çözümle gerek tv şirketleri gerekse yapımcı veya senaristlerin diyanet işleri başkanlığına yapacakları filimlerin senaryolarını islami açıdan uygunluk onayı almaları ve rtük içinde bir islam aliminin ve ona bağlı bir ekibin bulunması bir çözümle sağlanmalıdır ki, meydanlar İslam ve devlet muarızı çetelere, art niyetlilere ve hem inançlara hem de inananlara zarar vermeyi planlayan lobilere, ajanlara, sahtekarlara kalmamalıdır.
Umarım beğenir ve yararlanırsınız. Kanalıma abone olarak büyümesine yardımcı olunuz. Allah'a emanet olunuz.
Uzun zaman bekledim. Yetkililer bu yanlıştan cayar diye. Vazgeçmek bir yana her sene oynattılar ve aynı diziyi insanlara temiz ve doğru islamı anlatmak için kurulmuş diyanet işleri başkanlığı diyanettv de yayınlayınca anladım ki kimse bu yanlışı düzeltmeyecek. Filmini yapıp youtube ta yayınlamaya karar verdim. Çünkü başka yapabileceğim bir seçenek kalmamıştı. Buna benzer bazı durumlarda CİMER'e baş vurmuş ve kötü tecrübe sahibi olmuştum. Yani yayınlamak en iyi çözümdü. Bu sebebten yayınlıyorum. Kimse ile bir ala verem yoktur. Derdim dinimin şiarlarının korunması ve bir inanan müslüman olarak inancıma saygı duyulmasıdır. İnancımla dalga geçmek kimsenin ve bir kurumun işi ve haddi değildir. Cumhurbaşkanlığından talebim odur ki: bu durumda gösteriyorki filim şirketleri ve yayıncıları islam değerlerine saygılı değiller. İş bu sebebten Cumhurbaşkanlığı teklifi ile yada TBMM kendi inisiyatifi ile kanun çıkararak veya başka bir çözümle gerek tv şirketleri gerekse yapımcı veya senaristlerin diyanet işleri başkanlığına yapacakları filimlerin senaryolarını islami açıdan uygunluk onayı almaları ve rtük içinde bir islam aliminin ve ona bağlı bir ekibin bulunması bir çözümle sağlanmalıdır ki, meydanlar İslam ve devlet muarızı çetelere, art niyetlilere ve hem inançlara hem de inananlara zarar vermeyi planlayan lobilere, ajanlara, sahtekarlara kalmamalıdır.
Umarım beğenir ve yararlanırsınız. Kanalıma abone olarak büyümesine yardımcı olunuz. Allah'a emanet olunuz.
Yorumlar
Yorum Gönder